Menü
İhbar hattımıza ulaşan çok sayıda bildirim doğrultusunda, İzmir’de Süper7TV’nin kurucu ortağı olarak tanıtılan Zuhal Atasoy Dalman’ın, geçersiz sertifikalar, hayali eğitimler ve bilimsel temelden yoksun ruhsal uygulamalar yoluyla kamuoyunu yanıltmaya devam ettiği tespit edilmiştir.
Alternatif kişisel gelişim ve spiritüel yayınlar alanında faaliyet gösterdiği iddia edilen Dalman hakkında kamuoyuna ve yetkili makamlara sunulan başlıca ciddi iddialar şunlardır:
Sahte Mezuniyet İddiası: Zuhal Atasoy Dalman’ın kendisini Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi mezunu olarak tanıtmasına rağmen, yapılan resmi sorgulamalarda ilgili fakülte ve üniversite kayıtlarında adına dair herhangi bir mezuniyet kaydı bulunamamıştır. Nitekim Zuhal Atasoy Dalman, bazı eski haber röportajlarında da kendisini “mühendis” olarak ilan etmiştir.
Yasal Olmayan Yayıncılık Faaliyeti: Kurucu ortağı olduğu bildirilen Süper7TV platformunun Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) lisansı ve resmi yayıncılık yetkisi bulunmamakta; buna rağmen “TV” adı altında faaliyet gösterilerek kamuoyunun yanıltıldığı tespit edilmiştir.
Vergi Kaçırma Şüphesi: Üç yılı aşkın süredir zarar beyanı yaparak gelir elde etmeye devam ettiği ve vergi yükümlülüklerini ihlal ettiği iddia edilmektedir.
Geçersiz Eğitim ve Sertifika Dağıtımı: Access Bars, NLP, enerji terapisi, bilinçaltı temizliği gibi bilimsel dayanağı bulunmayan yöntemlerle; hiçbir resmi yetkisi olmayan “e-Devlet onaylı sertifika” programları üzerinden, ilköğretim mezunlarına dahi sınavsız şekilde aile danışmanlığı ve psikoloji sertifikaları verildiği bildirilmektedir. Bu durum, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’a açıkça aykırıdır. Zira söz konusu kanuna göre, ruh sağlığı alanında hizmet vermek yalnızca ilgili yükseköğrenim diploması ve yasal ruhsat ile mümkündür.
Psikolojik İstismar Riski: Bilimsel temelden yoksun “bilinçaltı temizliği” ve “ruh blokajı çözümü” gibi söylemlerle bireylerin ruh sağlığının istismar edildiği, özellikle hassas psikolojik süreçlerden geçen bireylerde kalıcı travmalara yol açıldığına dair şikayetlerin arttığı gözlemlenmektedir.
Dini Değerlerin İstismarı: Kur’an-ı Kerim’in Türkçe meali üzerinden yapılan spiritüel yayınlarla dini inançların maddi kazanç elde etmek amacıyla istismar edildiği ve bu durumun toplumda ciddi rahatsızlık yarattığı, çok sayıda ihbarın ihbar hattımıza ulaştığı tespit edilmiştir.
Yasal Yetkisi Olmayan “Akademi” Faaliyeti: Ev adresinden “akademi” adı altında sahte eğitim faaliyeti yürütülmekte; resmi bir eğitim kurumu izlenimi yaratılarak halk yanıltılmaktadır.
Ruh Sağlığına İlişkin Ciddi Endişeler: Zuhal Atasoy Dalman hakkında psikiyatrik tedavi geçmişi bulunduğu, düzenli psikiyatrik ilaç kullanımı yaptığı ve ruh sağlığının yerinde olmadığına dair güçlü iddialar vardır. Buna rağmen kişisel gelişim ve ruhsal danışmanlık hizmeti sunmaya devam etmesi, toplum sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.
Bu bağlamda;
T.C. Sağlık Bakanlığı,
T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı,
T.C. Millî Eğitim Bakanlığı,
Yükseköğretim Kurulu (YÖK),
Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü,
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) başta olmak üzere tüm ilgili kamu kurumlarının ivedilikle harekete geçerek kapsamlı bir soruşturma başlatması zorunludur.
Özellikle, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un ihlaline zemin hazırlayan ve yetkisiz kişilere “e-Devlet onaylı sertifika” verilerek halkın ruhsal ve psikolojik sağlığının tehdit edilmesine acilen son verilmesi gerekmektedir.
Toplum sağlığını ve kamu düzenini korumak amacıyla, geçersiz sertifika uygulamaları, ruhsal istismar faaliyetleri ve dini değerlerin sömürüsüne yönelik gerekli tüm adımların gecikmeden atılması bir zaruret haline gelmiştir.
